17 Ekim 2007 Çarşamba

Başarısız sunumun 43 sırrı

Rahmetli Hulusi Kentmen’in patron olduğu bir şirkette çalışsaydınız eminim sunum becerilerine ihtiyacınız olmazdı. Fakat günümüzde şirketler Rahmetli Hulusi Kentmen’in filmlerinde olduğu gibi patron, muhasebeci, sekreter ve şoförden oluşmuyor. Bilgiye sahip olmak kadar bunu başkalarıyla nasıl paylaştığınız da önem taşıyor. Eğer çağın gereklerine ayak uydurmak istiyorsanız ve bunu yaparken biraz da gülümsemeye ihtiyacınız varsa buyurun başarılı sunumun 43 sırrını okumaya.

1) Hiç hazırlanmayın. Bu kadar genel kültürle siz hazırlıksız da başarırsınız.
2) Karşısına çıkacağınız kişileri tanımanıza gerek yok. Onlar sizi tanısınlar.
3) Sunumun giriş kısmı önemli değildir. Saçmalamaktan, hazırlıksız görünmekten korkmayın. “İyi bir ilk izlenim edinmek için ikinci bir şansınız olmaz” sözünü ciddiye almanıza gerek yok.
4) Yerlere veya duvarlara veyahut tavana bakarak konuşun. Onlara bakarsanız soru filan sorarlar nenize lazım.
5) Sunuma başlarken gruptan; heyecanlı olduğunuz için, sesinizin kısık olduğu için, fazla vaktinizin olmadığı için, iyi hazırlanamadığınız için, biraz rahatsız olduğunuz için vs. özür dilemeyi unutmayın.
6) Hemen kürsünün veya varsa bir masanın arkasına geçin. En azından yanında yaslanarak durun bari.
7) Sürekli konuşabilirsiniz. Soru sormak isterlerse sözünü kesmelerine izin vermeyin.
8) Sunumda görsel malzemeler kullanmak dikkatleri dağıtabilir.
9) Film, dia veya bilgisayardan sunumunuzu gösterecekseniz aynı anda konuşarak gerekli açıklamaları yapın. Bunu ekranın veya perdenin önünde durarak yaparsanız herkes sizi seyretmek zorunda kalır.
10) Silinebilen beyaz tahta kullanın. Dolunca silersiniz. Böylece daha önce yazdıklarınızı akıllarında tutmak zorunda kalırlar.
11) Sürekli ses çıkarmak zorunda olduğunuzu unutmayın. Henüz cümleye başlamadıysanız veya aklına bir şey gelmiyorsa ıııııı, eeeee, aaaaa gibi sesler çıkart.
12) Ellerinizi cebinize sokarak konuşmak size daha otoriter bir hava verir.
13) İsterseniz eline bir kalem alıp konuşurken onunla da oynayabilirsiniz.
14) Sahnede çok kımıldarsanız dikkatler dağılabilir. Hareket etmek istersen yerinde sağa sola sallanabilirsiniz.
15) Sakın gülümsemeyin yoksa sizi ciddiye almazlar.
16) Yüz ifadenizi sabit tutun. Ciddi görünmek önemlidir.
17) Size bakanlara bakmayın. Sadece önünüzde duranlara bazen göz atabilirsiniz.
18) Kıyafetiniz dikkat çekici olmalı. Kısa etekler, şıkırtılı büyük aksesuarlar, açık ayakkabılar, rengârenk kıyafetler, kısaca dikkat çeken her şey işe yarar.
19) Ciddi olun. Espri yapmak yok. Çok sıkışırsanız katılımcılardan sessiz birini gözünüze kestirin ve onunla alay edin. Herkes buna bayılır. Dalga geçtiğiniz kişi bozulabilir ama olsun bir kişiden bir şey olmaz.
20) Örnek vermek zorunda değilsiniz. Siz sunumunuzu yapın onlarda bir zahmet örnek düşünsünler.
21) Salona sunumdan az önce gelebilirsiniz. Gerekli hazırlıkları dinleyicilerinizin önünde yapmanız hoş olur.
22) Kullanacağınız teknik donanımı denemeniz gerekmez sunum sırasında çalışmazsa o zaman düşünürsünüz. Hem çalışır çalışır.
23) Katılımcılardan aldığınız tepkilere göre konunun dışına çıkabilirsiniz. Hatta hoşunuza giderse eski konuya dönmeyiverin olsun.
24) Samimi olduğunuz kişiler varsa diğerlerini boş verin sunumunuzu ona/onlara yapın. Böylece kendinizi dostlar arasında hissedersiniz.
25) Arkalarda oturanlar önemli kişiler değillerdir. Siz en önde oturanlarla ilgilenin yeter.
26) Anlatacaklarınızı görsellerinize yazın. Hatta hepsini yazın. Satır sayısı önemli değil. Böylece hata yapmazsınız.
27) Yazılı olanları perdeden okuyun. Hiçbir şey atlamazsınız.
28) Katılıcılara aniden bilgi gerektiren sorular sorun. Bakalım genel kültürleri iyi mi? Konuyu biliyorlar mı?
29) Sunumunuzu hazırlarken -Esasında hazırlık yapmaya gerek yok. Siz her şeyi biliyorsunuz- katılımcıların kimler olduğunu ve onların ulaşmaları gereken sonuçları dikkate almayın.
30) Sunum sırasında konunuzun tüm ayrıntılarına girin. Ne yapalım onlar da ilgilenselerdi.
31) Uzun cümleler kurun. Bu sizi daha bilgili gösterir.
32) Görselliğe önem vermeyin. Hem sahnede siz varsınız ya.
33) Dinlesinler, görsellik de neymiş.
34) Sürekli soru soran, zorluk çıkaranlar olursa onları salondan dışarı çıkarın.
35) Siz konuşurken çıkmak isteyen olursa, durdurun ve çıkmasına izin vermediğinizi söyleyin. Efendim ihtiyaçlarını önceden görselerdi.
36) Ara filan vermeyin. İnsanlar sıkılmadan 4 saate kadar oturabilirler.
37) Siz her şeyi anlatıyorsunuz, soru sormak da nereden çıktı?
38) Bilmediğiniz bir şey sorarlarsa uzun ve karmaşık cümleler kurarak geçiştirin ya da sizde onların bilemeyeceği şeyler sorun.
39) Saldırganlaşan olursa ağzının payını verin.
40) Soru sorana cevabı birebir verin. Uzun cevaplar daha ikna edicidir. O’nu ikna etmeden devam etmeyin.
41) Soru soruluğunda “İyi bir soru” demeyi unutmayın.
42) Soruları bir kere de siz tekrarlarsanız cevap için zaman kazanmış olusunuz. Merak etmeyin kimse anlamaz.
43) Bitirirken tekrar, özet yapmanıza veya bir bitiriş hikâyesi, esprisi yapmanıza gerek yok. Teşekkür edin ve hızla sahneyi terk edin.

2 yorum:

SERHAT dedi ki...

Bahadır beyş bu 43 maddeyi sürekli uyguluyoruz ama yine sonuç yok.

Bahadır Bülgin dedi ki...

Serhat Bey,

Bunları uygulamamayı deneyin sonuç alacaksınız.

Sevgiler